AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU HAYATI, EDEBİ KİŞİLİĞİ VE ESERLERİ
SANATÇILAR > SANATÇILAR
AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU: (1870-1927)
*Servet-i Fünûn dönemi yazarı, diplomat, fikir adamı, öğretmen, şair, çevirmen.
*İstanbul’da Süleymaniye semtinde doğmuştur.
*Galatasaray Sultânîsi’ni bitirip Hariciye Nezâreti’nde memuriyete başlamıştır.
*1898-1909 yılları arasında edebiyat öğretmenliği yapar.
*Daha sonra devletin değişik kademelerinde memuriyetler yaptıktan sonra 1927’de vefat etmiştir. *Maçka Şeyhler Mezarlığı’na defnedilmiştir.
*Bilinen en eski şiiri ise Namık Kemal’in ölümü üzerine yazdığı bir mersiyedir.
*1896’da Servet-i Fünûn’da bir araya gelen edebiyat topluluğuna (Edebiyât-ı Cedîde’ye) katılmıştır.
*Servet-i Fünûn’da tercümeleri, yazıları, özellikle de hikâyeleriyle dikkat çekmiştir.
*Bu devirde ferdî duyuş ve estetik kaygı ön plandadır.
*Dilde Arapça ve Farsça kelime ve terkiplere açıktır.
*Edebi hayatının ikinci döneminde Türkçülüğü belirginlik kazanır.
*Onda millî benliği oluşturan psikolojinin kökleri yurt dışındaki ilk görev yıllarına kadar iner.
*O, önceleri servetifünuncudur; sonradan milli edebiyat akımına uygun yazmıştır.
*İkinci Meşrutiyetten sonra, Türkçü ve Turancı düşünceler içine girmiş, Tevfik Fikret’le de yollarını ayırmıştır.
*Türkçülükle beraber Servet-i Funun dönemindeki zevk, dil, sanat, konu ve diğer tüm edebi tutumlarını değiştirmiştir.
*Türkçülük cereyanının en hararetli taraftarlarından biri olmuş, Milli Edebiyat hareketine katılarak Türk Yurdu Derneği, Türk Yurdu Mecmuası ve Türk Ocaklarının kuruluşlarında görev almıştır.
*Türk-Macar dostluğunun kuvvetlenmesine büyük katkılar sağlamıştır.
*Milli edebiyat akımına bağlı olarak yazdığı yazıların büyük kısmını Çağlayanlar (1922) adlı eserinde toplamıştır.
*Hikâyeleri Maupassant tarzına (olay hikâyeciliği) uygundur.
*İlk hikâyelerini oldukça ağır bir dille kaleme alır.
*Türkçülük ve Yeni Lisan akımını benimsedikten sonra milli konularda sade bir dille hikâyeler yazmıştır.
*Hayatının her döneminde intizam duygusuyla yaşamıştır.
*Aşırıya kaçan alafrangalılaşmadan, züppelikten, dejenere olmaktan nefret etmiştir.
*Ahmet Hikmet, gençliğin yetişmesi için gayret sarf etmiştir.
*Tabiatı çok sevmiş, bunu gündelik hayatına yansıtmıştır.
*Resim, müzik, özellikle mimari, Ahmet Hikmet’in ilgi duyduğu alanlardır.
*Batı müziğine tekniğini bilecek kadar aşinadır.
*Yine Türk süsleme sanatlarına da çok önem vermiştir.
*Ahmet Hikmet, dinin inançları bakımından geleneksel değerlere bağlıdır.
*Kültürel manada Turancı olan yazar, Turnacılık düşüncesini: "Bence Türk birliği hatta İslam birliği demek; Türk kültürünün, İslam ilminin birliği demektir." şeklinde izah etmiştir.
AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU’NUN ESERLERİ:
Roman: Gönül Hanım
Hikâye: Leylâ yâhud Bir Mecnunun İntikamı, Hâristan ve Gülistan, Çağlayanlar
Tiyatro: Falcı, Kadın Oyuncak Değildir
Şiir, Mektup ve Günlükleri: Bîgâne Durmayın Âşinânıza
İlmi: Patates
Çeviri: Parmantiye yahut Patates (Antoine A. Parmentie), Bir Riyâzînin Muâşakası yâhud Kâmil (Alexandre Dumas Fils - Roman), Tuvalet ve Letâfet-i Âzâ (Baronne de Staff)
Hâristan ve Gülistan Kitabındaki Hikâyeler:
Muamma-yi Dil, Yeşil Yuva, Bir Menekşe'nin Sergüzeşti, Çiçeklerdi, Renkler, Nakıye Hala, Hüsn-ü Aşk, İstiyorum ki, Nekarat, Saçlar, İki Mektup, Yeğenim, Zevk-ı Hayâl, Ninni, Haristan ve Gülistan, Ramazan İçinde Bayram, Lâne-İ Münkesir, Leylâklar Açarken, İlk Görücü, Ah şu Erkekler, Tevcih-i Vecih, Bir Damla Kan
Çağlayanlar Kitabındaki Hikâyeler:
Türkeli Zeybeklerine, Alparslan Masalı, Yarayı Kanatan, Pâdişâhım Alınız Menekşelerimi, Altın Ordu, Üzümcü, Sümbül Kokusu, Turhan Nasıl Çıldırdı, Ayşe Kız'la Vato, Yatağan, Rahat Döşeği, Mâviş, Bahar, Bayram, Gözyaşı Çeşmesi, Mâtemin Kuvveti, İnci, Yakarış