KLASİSİZM (KURALCILIK / AKILCILIK) NEDİR ÖZELLİKLERİ NELERDİR?
SINIFLAR > LİSE 3 > LİSE-3 / 1. ÜNİTE: GİRİŞ
KLASİSİZM: (KURALCILIK / AKILCILIK)
*17. yüzyılda ortaya çıkan edebiyat akımıdır. (1660 Ekolü)
*Temelinde, Antik Yunan ve Roma sanatının özellikleri yer almaktadır.
*Yunan ve Latin edebiyatı geleneklerine bağlı olarak gelişmiştir.
*Avrupa’daki feodalizm, mutlak krallıklar ve katı kurallar “kuralcı” bir edebiyat anlayışının doğmasına yol açmıştır.
*Edebiyatın ve dilin kurallarını belirlemek üzere Fransız Akademisi kurulmuştur.
*Rasyonalizmin etkisi son derece fazla olan bu akımda “akılcılık” büyük bir rol sahibidir.
*Bu akım, aristokrasinin bir meyvesidir ve en büyük destekçisi saraydır.
*Klasisizm; açıklık, akılcılık, idealizm, soyluluk gibi çeşitli öğelerin bir uyum içinde ifade edilmesidir.
*İnsan, aşırılıklardan sakınmak, tutkularına iradesi ile yön vermek zorundadır; dolayısıyla böyle bir insan erdemlidir ve anlatılmaya değerdir.
KLASİSİZM AKIMININ ÖZELLİKLERİ:
*“Sanat, sanat içindir.” anlayışıyla hareket edilir.
*Aklın kusursuzluğu ön plandadır.
*Sanatta mutlaka uyulması gereken kurallar vardır.
*Sanatçılar, eserlerinde kişiliklerini gizlemektedir.
*Objektiflik esastır. Yazarlar, kişisel duygularına yer vermezler.
*Sanat yapıtında, akıl, mantık ve sağduyu esastır.
*Sanat, yüksek bir ahlaki şuura dayanır.
*Klâsisizmde duygusallığa yer yoktur.
*Eserlerde kaba ve çirkin sözlere yer verilmemiştir.
*Konular eski Latin ve Yunan kaynaklarından alınmıştır.
*Sıradan konulardan uzak durulur.
*Gelip geçici konular yerine, mitolojinin de etkisi ile büyük ve eski, köklü konulara yer verirler.
*Genellikle din dışı konulara ilgi duyulmuştur.
*Klâsik sanatçı, işleyeceği konuları doğadaki en güzel örnekler arasından seçer ve bunların düzensizliklerini ayıklar.
*İnsanın değişmeyen iç dünyası ele alınır; sürekli değişen dış dünya ve doğa, aldatıcı bulunur.
*Sanatçılar, işledikleri konudan çok, konunun nasıl işlendiğine önem vermişlerdir.
*Eserlerin kahramanları seçkin kişilerdir. Eserlerde sıradan insanlara yer verilmez.
*İnsan kavramı, değişmeyen fikirleri ve duyguları ile verilir.
*Eserlerde değişmez tipler oluşturulmuştur.
*Klasisizm, özellikle tiyatro ve deneme türlerinde kendisini göstermiştir.
*Tiyatroda üç birlik kuralına uyulur. (olay, zaman, yer)
*Dil ve üslup, kusursuz bir şekilde işlenmiştir.
*Bu akımda geçicilik değil, süreklilik esastır.
*Ulusallık yoktur. Evrensellik vardır.
Montaigne: “Dururum, gözden geçiririm ve sonra duyularımın sağladığı deneyimi ve toplumsal uygulamaları kendim için kılavuz edinirim.”
KLASİSİZM AKIMININ DÜNYADAKİ TEMSİLCİLERİ:
Racine, Corneille, Moliere, Montaigne, Boileau, La Fontaine, Madame de la Fayette, La Bruyere, Fenelon, Bossuet, Deskartes, Pascal
Tragedya: Corneille, Racine
Komedya: Moliere
Fabl: La Fontaine
Deneme: Pascal, La Bruyere
Hitabet: Bossuet
Şiir ve Eleştiri: Bouileu
Felsefe: Descartes, Pascal
Roman: Madam de la Fayette, Fenelon
Özdeyiş: La Rochefoucauld
Mektup: Madame de Sevigne
TÜRK EDEBİYATINDA KLASİSİZM:
*Dünya edebiyatında adından çokça söz ettiren klasisizm, Türk Edebiyatında geri planda kalmıştır.
*Çünkü edebiyatçılarımızın batıya yöneldiği yıllarda klasisizm etkisini yitirmeye başlamıştır.
*Edebiyatçılarımız bu akımı yeterince tanıyamamıştır.
*Edebiyatımızın ilk çeviri roman olan ve Yusuf Kamil Paşa tarafından Fenelon’dan dilimize aktarılan “Telemak”, bu akımın özelliklerini taşımaktadır.
*Tanzimat Edebiyatının önemli isimlerinden Şinasi’nin Şair Evlenmesi adlı oyunu şekil bakımından klasisizmin özelliklerini taşımaktadır.
*Ahmet Vefik Paşa’nın Moliereden; Şinasi’nin de La Fontaine’den çevirileri vardır.
*Abdülhak Hamit, Corneille’in tragedyalarına benzer yapıtlar ortaya koymuştur.
KLASİSİZM AKIMININ TÜRK EDEBİYATINDAKİ TEMSİLCİLERİ:
Şinasi, Ahmet Vefik Paşa, Direktör Ali Bey, Yusuf Kamil Paşa