SERVET-İ FÜNUN (EDEBİYAT-I CEDİDE) DÖNEMİNDE ROMAN
SINIFLAR > LİSE 2 > LİSE-2 / 5. ÜNİTE: ROMAN
SERVET-İ FÜNUN (EDEBİYAT-I CEDİDE) DÖNEMİNDE ROMAN:
*Tanzimat döneminde ilk eserleri ortaya çıkan Türk romanı, Servet-i Fünûn döneminde gelişimini sürdürmüştür.
*Bu dönemde roman hem teknik hem de tarz açısından büyük ilerleme kaydetmiştir.
*Tanzimatçılarda görülen kurgu hataları, üslup eksiklikleri, acemilikler, Servet-i Fünûn döneminde ortadan kalkmıştır.
*Olayların örgüsü, işlenişi ve konuşmalar başarılı biçimde verilmiştir.
*Yazarlar, eserde kişiliğini gizlemiştir.
*Batılı anlamda sayılabilecek Türkçe romanlar bu dönemde ilk kez ortaya konmuştur.
*Modern Türk romanının temelleri atılmıştır.
*Vakadan çok ruh tahlillerine, edebî bir dil kullanmaya önem verme, şuurlu olarak roman tekniğine yönelme Halit Ziya ve Mehmet Rauf’un romanlarıyla başlamıştır.
*Edebiyât-ı Cedîdeciler, Fransız edebiyatından realist ve natüralist romancıları takip etmişlerdir.
*Hemen hemen bütün sanatçılarda hayal-gerçek çatışması vardır.
*Sanatçılar, baskı rejiminin verdiği sıkıntıyla toplumdan uzaklaşmak için önce Yeni Zelanda’ya, daha sonra Manisa’da bir çiftliğe çekilip Robenson yaşayışına özendikleri bilinmektedir.
*Devrin önemli bir yeniliği, roman ve hikâye türlerinin birbirinden kesin olarak ayrılmasıdır.
*Bu dönemin en başarılı romancısı olarak Halit Ziya Uşaklıgil kabul edilebilir. (Aşk-ı Memnu, Mai ve Siyah)
*Mehmet Rauf, romanlarında bireylerin iç dünyasını, romantik aşkları konu edinmiş; bireylerin psikolojisini başarıyla yansıtmıştır.
SERVET-İ FÜNUN (EDEBİYAT-I CEDİDE) ROMANININ ÖZELLİKLERİ:
*Batılı teknik, etkili bir şekilde uygulanmıştır.
*Romanlarda olmadık rastlantılar daha önceki dönemlere göre azalmıştır.
*Sanat sanat içindir anlayışından hareketle sanatçılar, dil ve anlatıma önem vermişlerdir.
*Şiire oranla daha anlaşılır olan dil, konuşma diline göre ağırdır.
*Sanatkârane üslup anlayışı, eserlerde kullanılan dilin kimi zaman anlaşılmaz hâle gelmesine neden olmuştur.
*Fransız edebiyatının etkisiyle devrik ve eksiltili cümleler kullanılmış; ögelerin diziliş sırası değiştirilmiştir.
*Batı edebiyatının etkisiyle kısa cümleler kurmaya özen göstermişlerdir.
*Realizm ve natüralizm akımlarının etkisi görülmüştür.
*Sanatçıların realist mektebe bağlı olmaları, tasvir ve tahlillerde onları gerçekçi olmaya sevk etmiştir.
*Gözlem ve araştırma ön plandadır.
*Çevre betimlemelerinde ayrıntılara girilmiştir.
*Kahramanlar eğitimli, aydın, zengin, konaklarda yaşayan kişilerden seçilmiş, ait oldukları sınıfa göre konuşturulmuştur.
*Kahramanların psikolojileri üzerinde durulmuştur.
*Roman tekniği, dil ve tasvirlerde realist olan Servet-i Fünûn yazarları, kahramanlarını çok defa romantik, gerçek hayatı tanımayan, hislerine mağlûp insanlardan seçmişlerdir.
*Bu tezat, hayatın gerçekleri karşısında hayal kırıklığına uğrayan iradesiz insanların romanlarını doğurmuştur.
*Edebiyât-ı Cedîdeciler’in gerçeklerden kaçıp hayale sığınmaları, hayatlarında olduğu kadar eserlerinde de ortaya çıkar.
*Realist-natüralist mektebin gereği olarak çevre-insan ilişkileri, biyolojik veraset problemleri başarıyla işlenmiştir.
*Servet-i Fünun sanatçıları, yaşadıkları dönemdeki siyasal baskılar ve sansür nedeniyle bireysel konulara yönelmiştir: Hayal kırıklıkları, karamsarlık, üzüntü, sonu gelmeyen aşklar, aile içi çatışmalar vb.
*İstanbul çevresi, aydın ve zengin kişiler konu edilmiştir.
*Eserlerde, yanlış Batılılaşma ve doğru Batılılaşma örnekleri sergilenmiştir.
*Realizm etkisiyle sanatçılar eserlerinde kişiliklerini gizlemiştir.
*Natüralist romanlarda bilime ve araştırmaya daha çok önem verilir.
*Eserler genellikle kötü sonla biter.
Servet-i Fünûn Romancıları:
-Halit Ziya Uşaklıgil
-Mehmet Rauf
-Hüseyin Cahit Yalçın
Servet-İ Fünun Edebiyatının En Ünlü Romanları:
-Mai ve Siyah
-Aşk-ı Memnu
-Eylül