SES BİLGİSİ - TYT TÜRKÇE - AYT EDEBİYAT ( YKS ) / SONER HOCA

SONER HOCA İLE TÜRKÇE / EDEBİYAT

İçeriğe git

SES BİLGİSİ

TÜRKÇE > KONULAR > SES BİLGİSİ
SES BİLGİSİ (SES OLAYLARI)
(TÜM KONU)

Ses:
*1-İşitme organımız tarafından algılanan titreşimlere “ses” denir.
*2-Akciğerlerden gelen havanın ses yolunda oluşturduğu titreşime “ses” denir.
*3-Ses, dilin işlevli en küçük birimidir.

Harf:
*1-Seslerin yazıdaki karşılığına “harf” denir.
*2-Harfler, sesleri karşılayan işaretlerdir.

Alfabe:
*1-Dilde kullanılan tüm harflerin sıralanmış şekline “alfabe” denir.
*2-Harflerin sistemli olarak yer aldığı tabloya “alfabe” denir.
*3-Bir dildeki harflerin belirli bir sıraya dizilmiş bütününe “alfabe” denir.

Türk Alfabesi:
*29 harften oluşur.
*Türkçede sesler, ünlüler ve ünsüzler olmak üzere iki ana gruba ayrılır.
*8 sesli (ünlü) harf: a, e, ı, i, o, ö, u, ü
*21 sessiz (ünsüz) harf: b, c, ç, d, f, g, ğ, h, j, k, l, m, n, p, r, s, ş, t, v, y, z

---------------------------------------------------


BAZI GENEL KURALLAR:

*Türkçede ilk heceden sonraki hecelerde “o, ö” harfleri bulunmaz.
Otobüs, Operatör, Radyo

*Türkçede kelime kökünde iki ünlü yan yana bulunmaz.
Saat, Taassup, Şair, Şiir, Fuar

*Türkçe kelime kökünde aynı iki ünsüz yan yana bulunmaz.
Millet, Sıhhat

*a-Kökeni Türkçe olan kelimelerin sonunda b, c, d, g ünsüzleri bulunmaz.
Ancak anlam farkını belirtmek üzere ad, od, sac gibi birkaç kelimenin yazılışında bu kurala uyulmaz:

ad (isim) / at (binek hayvanı)
od (ateş) / ot (bitki)
sac (yassı demir) / saç (kıl)

*b-Hac, şad, yâd gibi birkaç örnek dışında, alıntı kelimelerin özgün biçimlerinin sonlarında bulunan yumuşak ünsüzler sertleştirilerek kullanılır:

kitap (<kitab)
sebep (<sebeb)
bant (<band)
bent (<bend)
cilt (<cild)
etüt (<etüd)
metot (<metod)
standart (<standard)
ahenk (<aheng)
hevenk (<aveng)
renk (<reng)

---------------------------------------------------


ÜNLÜLERİN NİTELİKLERİ:
(SESLİ HARFLERİN NİTELİKLERİ)

*Ses yolunda bir engele çarpmadan çıkan sese “ünlü” denir.
*Dilimizde sekiz ünlü vardır: a, e, ı, i, o, ö, u, ü

Ünlüler şu biçimde sınıflandırılır:

A. Dilin durumuna göre:

1. Kalın ünlüler: a, ı, o, u
2. İnce ünlüler: e, i, ö, ü
-----------------------------------------
B. Dudakların durumuna göre:

1. Düz ünlüler: a, e, ı, i
2. Yuvarlak ünlüler: o, ö, u, ü
-----------------------------------------
C. Ağzın açıklığına göre:

1. Geniş ünlüler: a, e, o, ö
2. Dar ünlüler: ı, i, u, ü


---------------------------------------------------


ÜNLÜLER (SESLİLER) İLE İLGİLİ SES OLAYLARI:


ÜNLÜ DARALMASI: (SESLİ DARALMASI)

*Türkçede a, e ünlüleri ile biten fiillerin şimdiki zaman (-yor) çekiminde, söyleyişte de yazımda da

" a " ünlüsü  " ı, u "  ünlüsüne dönüşür;

" e " ünlüsü  " i, ü "  ünlüsüne dönüşür:

Başla-yor / başlıyor
Oyna-yor / oynuyor
Doyma-yor / doymuyor
İzle-yor / izliyor
De-yor / diyor
Gelme-yor / gelmiyor
Gözle-yor / gözlüyor
Kokla-yor / kokluyor       
Sakla-yor / saklıyor           
Dile-yor / diliyor
Kutla-yor / kutluyor         
Bekle-yor / bekliyor               
Gözle-yor / gözlüyor
Ağla-yor / ağlıyor            
Anlama-yor / anlamıyor


Not: Bazı kullanımlardaki iki ünsüz arasına giren yardımcı sesler ünlü daralmasını andırır. Bu kullanımlar ünlü daralması değildir.

biliyor, duruyor, geçiyor, bakıyor, atıyor, yanıyor, seziyor, vuruyor, üzüyor, yüzüyor


Not: * “-y” kaynaştırma harfinden önceki “-a, -e” harfleri konuşma dilinde daraltılsa bile yazıda daraltılmaz.
*Daraltılırsa yazım yanlışı olur.

Gelmeyen à Yazıda
Gelmiyen à Sözlü kullanımda

Yazıda doğru olan kullanımlar:
yapmayan, gitmeyen, başlayan, yaşayacak, atlayarak, saklayalı, atmayalım; gelmeyen, izlemeyecek, gitmeyerek, gizleyeli, besleyelim


Notun İstisnası:
* “-y” kaynaştırma harfinin istisna olarak, yazıda da daraltıcı özelliği görülebilir.
* “ De- ve Ye- ”  fiillerinde, söyleyişteki i ünlüsü yazıya da geçirilir:

De à Di-y-en                   
Ye à Yi-y-en

Diyerek, diyecek, diyelim, diye
Yiyerek, yiyecek, yiyelim, yiye, yiyince, yiyip


Notun istisnasının istisnası:
* “Deyince”, “deyip” sözlerindeki “e” yazılışta korunur. Daralma olmaz.


EK BİLGİ:

Ünlü Değişimi: (Sesli Değişimi)
Ben ve sen kelimeleri yönelme durum eki aldıklarında ses değişikliğine uğrarlar:

Ben-e > bana
Sen-e > sana


---------------------------------------------------


ÜNLÜ DÜŞMESİ:
(Sesli Düşmesi) (Hece Düşmesi) (Ünlü Aşınması) (Ses Düşmesi)

*Bazı kelimelerde, ek aldıklarında ya da bileşik kelime oluşturduklarında ünlü düşmesi görülür:

Ağız / ağzı
Akıl / aklı
Alın / alnı
Bağır / bağrım
Beniz / benzi
Beyin / beynimiz
Boyun / boynu
Böğür / böğrüm
Burun / burnu
Emir / emri
Geniz / genzi
Göğüs / göğsün
Gönül / gönlünüz
Karın / karnı
Kayın / kaynı   
Oğul / oğlu
Sabır / sabrı          
Vakıf / vakfı          
--------------------------------
Çevir- / çevril
Devir- / devril
Savur- / savrul     
Kavur- / kavrul        
Sıyır- / sıyrık       
Ayır- / ayrıntı  
Uyu- / uyku
--------------------------------
Sarı / sararmak                 
Oyun / oynamak                  
Yumurta / yumurtlamak
Sızı / sızlamak                  
Koku / koklamak
İleri / ilerlemek
-------------------------------
Emir / emretmek          
Sabır / sabretmek       
Kahır / kahretmek      
Keşif / keşfetmek
--------------------------------
Kahve altı – Kahvaltı         
Pazar ertesi – Pazartesi         
Cuma ertesi – Cumartesi  
Kayın ana – Kaynana        
Ne asıl – Nasıl                        
Ne için – Niçin
Sütlü aş – Sütlaç


Not: “İçeri, dışarı, ileri, şura, bura, ora, yukarı, aşağı” gibi sözler ek aldıklarında sonlarında bulunan ünlüler düşmez:

İçerde > Yanlış      Doğrusu > içeride
Dışardan > Yanlış      Doğrusu > dışarıdan
İlerde > Yanlış      Doğrusu > ileride
Şurda > Yanlış      Doğrusu > şurada
Burda > Yanlış      Doğrusu > burada
Orda > Yanlış      Doğrusu > orada
Yukarda > Yanlış      Doğrusu > yukarıda
Aşağda > Yanlış      Doğrusu > aşağıda


Not: Ünlüyle başlayan ek aldıklarında vurgusuz orta hecesindeki dar ünlüsü düşen kelimelerle oluşturulan ikilemelerde ikinci kelimenin dar ünlüsü düşmez:

Ağız ağıza
Burun buruna
Koyun koyuna
Omuz omuza
Devirden devire
Nesilden nesile
Oğuldan oğula
Şehirden şehire


Not: “iken, idi, imiş, ise” ek eylemleri bitişik yazılırken ünlü düşmesi yaşanır:

Gidecekti / gidecek idi
Yazıyormuş / yazıyor imiş


Not: “ile” sözcüğü bitişik yazıldığı durumlarda ünlü düşmesi yaşanabilir:

Bizimle / bizim ile
Arabayla / araba ile

---------------------------------------------------


ÜNLÜ TÜREMESİ:
(Sesli Türemesi) (Ses Türemesi)

*Bazen bir sözcükle, bir ek yan yana gelirken sözcük ve eke ait olmayan bir ünlü ortaya çıkabilir. Bu olaya ünlü türemesi denir.

Az-cık / azıcık              
Genç-cik / gencecik                  
Dar-cık / daracık
Bir-cik / biricik             
Gül-cük / gülücük                     
Öp-cük / öpücük


Not: Pekiştirme yapılırken de ünlü türediği görülür.

Yap-yalnız / yapayalnız
Sap-sağlam / sapasağlam

---------------------------------------------------


ÜNSÜZLERİN NİTELİKLERİ:
(SESSİZ HARFLERİN NİTELİKLERİ)

*Ses yolunda bir engele çarparak çıkan seslere ünsüz denir.
*Dilimizde yirmi bir ünsüz vardır:
b, c, ç, d, f, g, ğ, h, j, k, l, m, n, p, r, s, ş, t, v, y, z


*Ünsüzler ses tellerinin titreşime uğrayıp uğramamasına göre iki gruba ayrılır:

1. Ses tellerinin titreşmesiyle oluşan ünsüzlere
yumuşak (ötümlü, tonlu) ün­süzler adı verilir:
b, c, d, g, ğ, j, l, m, n, r, v, y, z

2. Ses telleri titreşmeden oluşan ünsüzlere
sert (ötümsüz, tonsuz) ünsüzler denir:
ç, f, h, k, p, s, ş, t


Sert Ünsüzler: f, s, t, k, ç, ş, h, p  (fıstıkçı şahap)

Süreksiz Sert Ünsüzler: k, t, ç, p  (ketçap)


---------------------------------------------------


                                             ÜNSÜZ (SESSİZ) UYUMU:

*Dilimizde sert ünsüzle biten kelimeler sert ünsüzle başlayan ekler alır:
aç-tı, aş-çı, bak-tım, bas-kı, çiçek-ten, düş-kün, geç-tim, ipek-çi, seç-kin, seç-ti, süt-çü

*Yumuşak ünsüzle biten kelimeler ise yumuşak ünsüzle başlayan ekler alır:
al-dı, an-dı, bil-gi, del-gi, göz-cü, ver-di, yol-da

---------------------------------------------------


ÜNSÜZ BENZEŞMESİ:
(Sessiz Benzeşmesi) (Sert Ünsüz Benzeşmesi) (Ünsüz Sertleşmesi)

*Türkçe kurallara göre; sert ünsüz bir harften (fıstıı şahap) sonra ünsüzle başlayan bir ek gelecekse, ekin başındaki ünsüz “sert ünsüze” dönüşür.

Seç-gin à seçkin
Sus-gun  à suskun             
Kitap-da à kitapta                   
Toprak-dan à topraktan
Çalış-dı à çalıştı               
Çalış-gan à çalışkan
Simit-ci à simitçi
Küs-dü à küstü
4-de à 4’te


Not: Bu kurala uyulmaması aynı zamanda yazım yanlışı kabul edilir.


İSTİSNA: “-cağız” ve “-gen” ekleri bu kurala uymaz.

Çocukcağız > Doğru
Üçgen > Doğru


EK BİLGİ:

Dudak Ünsüzlerinin Benzeşmesi:
*Türkçede "n" ünsüzü ile biten bir heceden sonra "b" ile başlayan bir hece gelmez.
*Bu durumlarda dudak ünsüzlerinden "b" sesi kendisinden önceki "n" sesini "m" sesine dönüştürür.

Sakla(n)baç > saklambaç Dola(n)baç > dolambaç Ka(n)bur > kambur
Ca(n)baz > cambaz Sü(n)bül > sümbül Çarşa(n)ba > çarşamba
Cı(n)bız > cımbız Çe(n)ber > çember Ko(n)posto > komposto

---------------------------------------------------


SERT ÜNSÜZ YUMUŞAMASI:
(Sert Sessiz Yumuşaması) (Ünsüz Değişimi)

* “p,ç,t,k” harfleri ile biten bir kelimeden sonra ünlü ile başlayan bir ek getirilirse; “p,ç,t,k”  harfleri “b,c,d,g,ğ” ye dönüşür.

Yurt-u / yurdu              
Kanat-ı / kanadı                
Bilek-i / bileği      
Renk-i / rengi
Güç-ü / gücü                
Kitap-ı / kitabı                  
Ağaç-a / ağaca        
Kap-a / kaba

sebep / sebebi, bant / bandı, bent / bendi, cilt / cildi, etüt / etüdü, metot / metodu, standart / standardı, ahenk / ahengi, hevenk / hevengi, kelep / kelebi,
kazanç / kazancı, geçit / geçidi, başak / başağı, bıçak / bıçağı


UYARI: Sonlarındaki ünsüzleri yumuşamayan kelimeler de vardır:

Anıt / anıtı
Bulut / bulutu
Kanıt / kanıtı
Ölçüt / ölçütü
Ahlak / ahlakın
Cumhuriyet / cumhuriyete
Devlet / devleti
Millet / milleti
Evrak / evrakı
Hukuk / hukuku
İttifak / ittifaka
Paket / paketi
Sepet / sepeti
Şefkat / Şefkatiniz
Tank / tankı
Taşıt / taşıtı
Anlat / anlatım
Yanıt / yanıtı


Not: Tek heceli kelimelerin sonunda bulunan p, ç, t, k ünsüzleri iki ünlü arasında korunur:

ak / akı, at / atı, bük / bükü, ek / eki, et / eti, göç / göçü, ip / ipi, kaç / kaçıncı, kök / kökü, ok / oku, ot / otu, saç / saçı, sap / sapı, suç / suçu, süt / sütü, şart / şartı


UYARI: Tek heceli olduğu hâlde sonlarındaki ünsüzleri yumuşayan kelimeler de vardır:

but / budu, dip / dibi, gök / göğü, kap / kabı, kurt / kurdu, uç / ucu, yurt / yurdu


Not: Özel isimlerde, bu kural, yazı dilinde uygulanmaz.

Zonguldak’a   /    Tokat’ı

---------------------------------------------------

ÜNSÜZ DÜŞMESİ:
(Sessiz Düşmesi) (Ünsüz Aşınması) (Ses Düşmesi)

* “ -k ” ile biten bazı sözcükler ek aldıklarında “ -k ” sesi düşer:

Küçük-cük / küçücük            
Yumuşak-cık / yumuşacık
Yüksek-l-mek / yükselmek            
Alçak-l-mak / alçalmak
Çabuk / çabucak                  
Ufak / ufalmak  
Kalk-dır / kaldır
Minik-cik / minicik  
Seyrek-el / seyrelmek


Not: Bazı bileşik sözcüklerin oluşumunda ünsüz düşmesi meydana gelebilir.
Üst-teğmen / üsteğmen
Ast-teğmen / asteğmen

EK: Ad-daş / adaş

---------------------------------------------------


ÜNSÜZ TÜREMESİ:
(Sessiz Türemesi) (Ses Türemesi)

*Arapçadan dilimize giren ve özgün biçimlerinde sonunda ikiz ünsüz bulunan kelimeler Türkçede tek ünsüzle kullanılır. Bu kelimeler ünlüyle başlayan ek veya yardımcı fiille kullanıldıklarında sondaki ünsüz ikizleşir:

Hak-ı / hakkı
His-i / hissi
Ret-i / reddi
Şer-i / şerri
Tıp-ı / tıbbı
Zam-ı / zammı
Zan-ı / zannı

Af / affetmek
His / hissetmek
Zan / zannetmek
Hal / hallolmak    

Not: Bileşik fiiller oluşurken ses düşmesi ya da ses türemesi yaşanıyorsa, sözcükler mutlaka bitişik yazılır.

---------------------------------------------------

KAYNAŞTIRMA HARFLERİ:
(Koruyucu Ünsüzler) (Y,Ş,S,N) (YAŞASIN)

*Türkçede iki ünlü yan yana gelmediği için, ünlü ile biten bir sözcüğe, ünlü ile başlayan bir ek getirileceği zaman araya kaynaştırma harfleri (y,ş,s,n) getirilir.

Soba-y-a               
Su-y-u           
İki-ş-er            
Yedi-ş-er
Baba-s-ı                
Kuzu-s-u      
O-n-u
Bu-n-a               
Araba-n-ın


Not: Kaynaştırma harflerinin iki ünlü arasında olmadan da kullanımı mevcuttur.

Kısa-y-dı
Şu-n-da
Bu-n-dan
Araba-y-la


Not: Aşağıdaki sözcüklerde kaynaştırma ünsüzü yoktur.

beşer
altmışar
yetmişer
(senin) kolun – a

---------------------------------------------------


ULAMA:

*Ünsüzle biten bir sözcükten sonra, ünlüyle başlayan bir sözcük gelmesiyle oluşur.

Evden_acilen_ayrıldım.


Not: Araya virgül gelmesi halinde ulama gerçekleşmez.

Ahmet, eve gitti. (Ulama yoktur.)

---------------------------------------------------
   

ÜNLÜ UYUMLARI:


BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU: (Kalınlık-İncelik)

*1-Bir sözcükte, ilk hecedeki ünlü harf kalın ise,
diğer hecelerdeki ünlüler de kalın olmalıdır.

*2-Bir sözcükte, ilk hecedeki ünlü harf ince ise,
diğer hecelerdeki ünlüler de ince olmalıdır.

a, ı, o, u  >  a, ı, o, u   ya da    e, i, ö, ü  >  e, i, ö, ü

adım, ayak, boyunduruk, burun, dalga, dudak, kırlangıç
Türkiye, beşik, bilezik, gelincik, gözlük, üzengi, vergi, yüzük


Not: *Büyük ünlü uyumuna aykırı olan Türkçe sözcükler de vardır.
*Bazı Türkçe sözcükler, zamanla ses değişikliğine uğrayarak büyük ünlü uyumu dışına çıkmıştır.

Ana à Anne  
Karındaş à Kardeş
Alma à Elma
kangı hangi

dahi, hani, inanmak, şişman


Not: Alıntı (yabancı dillerden dilimize giren) sözcüklerde büyük ünlü uyumu aranmaz:

ahenk, badem, ceylan, çiroz, dükkân, fidan, gazete, hamsi, kestane, limon, model, nişasta, otomatik, pehlivan, selam, tiyatro, viraj, ziyaret, telefon, sinema, şikayet, mektup, istasyon


Not: Bitişik yazılan birleşik sözcüklerde büyük ünlü uyumu aranmaz:

açıkgöz, bilgisayar, çekyat, hanımeli


Not: Tek heceli sözcüklerde büyük ünlü uyumu aranmaz.


Not: “-gil, -ken, -leyin, -mtırak, -yor” ekleri büyük ünlü uyumuna uymaz:

akşam-leyin, bakla-gil-ler, çalışır-ken, ekşi-mtırak, yürü-yor vb.


Not: “-daş (-taş)” eki bazı kelimelerde büyük ünlü uyumuna uymaz:

din-daş, gönül-daş, meslek-taş, ülkü-daş vb.


Not: “-ki” aitlik eki büyük ünlü uyumuna uymaz:

akşamki, duvardaki, karşıki, onunki, yarınki, yoldaki


Not: Son ünlüleri kalın sıradan olmasına karşın son sesleri ince söylenen bazı alıntı kelimeler ince ünlülü ekler alır:

alkol/alkolü, hakikat/hakikati, helal/helalimiz, idrak/idrakimiz, kabul/kabulü, kontrol/kontrolü, protokol/protokole, saat/saate, sadakat/sadakati, santral/santraller

---------------------------------------------------


KÜÇÜK ÜNLÜ UYUMU: (Düzlük – Yuvarlaklık)

Kural-1: Bir sözcükte, önceki hecede düz ünlü harf varsa, sonraki hecede de düz ünlü bulunmalıdır.

a, e, ı, i à a, e, ı, i

Kural-2: Önceki hecede yuvarlak ünlü harf varsa, sonraki hecede;

ya dar-yuvarlak,

ya da düz-geniş ünlü bulunmalıdır.

o, ö, u, ü à ya  “a,e” ya da “u,ü


Önemli Not:
*Küçük ünlü uyumunda hece hece ilerlemek esastır.
*Bir başa, bir sona bakılmaz.
*Yani sözcüğün ilk ünlüsüyle son ünlüsü uyuşmayabilir.

Ufaklık > u’dan sonra a, a’dan sonra ı gelebilir.

Sobacı > o’dan sonra a, a’dan sonra ı gelebilir.


Uyumlu örnekler:
Gelenek, eskimiş, izleyici, kayalık, umutsuz, üzüntü, sulak, köpek, anlaşmalı, bilek, çilek, ısırmak, ılıklaşmak, kayıkçı, seslenmek, yeşil; boyunduruk, börekçi, çocuk, güreşmek, ocakçı, odun, özlemek, sürmek, vurmak, yoklamak, yorgunluk, yumurta, yüreksiz


Not: Küçük ünlü uyumuna aykırı Türkçe kelimeler de vardır:

avuç, avurt, çamur, kabuk, kavuk, kavun, kavurmak, kavuşmak, savurmak, yağmur


Not: Küçük ünlü uyumu, alıntı kelimelerde aranmaz:

aktör, alkol, bandrol, daktilo, kabul, doktor, muzır, mühim, mümin, müzik, profesör, radyo, vakur


Not: “-yor” eki küçük ünlü uyumunu bozar.


Not: “-ki” aitlik eki küçük ünlü uyumunu bozar.
*Yalnızca birkaç örnekte küçük ünlü uyumuna uyar:

bugünkü, dünkü, öbürkü vb.


---------------------------------------------------


VURGU:

*1-Sözcük içinde bir hecenin, cümle içinde bir sözcük ya da sözcük grubunun diğerlerine göre daha baskılı, kuvvetli söylenmesine “vurgu” denir.
*2-Sözcüklerde ve sözcük öbeklerinde bazı hecelerin, cümlenin bütününde de bazı sözcüklerin diğerlerine göre daha yüksek tonda seslendirilmesine “vurgu” denir.


SÖZCÜK VURGUSU:
*Sözcüğü oluşturan hecelerden birinin diğerlerine göre daha baskılı söylenmesine sözcük vurgusu denir.


Not: Türkçe sözcüklerde vurgu genelde son hecededir.

kelebek, çocuk, büyük, yakın


Not: Coğrafi isimlerde vurgu genelde ilk hecede olur.

Ankara
Norveç
Asya


Not: Bazı zarflarda ve bağlaçlarda vurgu ilk hecededir.

önce, sonra, şimdi, şöyle, ayrıca, belki, yahut, yalnız


Not: Pekiştirilmiş sözcüklerde ve ünlemlerde vurgu ilk hecededir.

kıpkırmızı, yemyeşil, simsiyah

aferin, maşallah, eyvah


Not: Olumsuzluk eki (-ma / -me) vurguyu kendinden önceki heceye kaydırır.

gitmedim.
gelmeyeyim

Not: “ki, de” bağlaçları ve “mi” soru eki vurguyu kendinden önceki sözcüklere kaydırır.

Geldi mi?
Okudun mu?
Evimiz de….
Kardeşim de…
Çalışmadım ki
Görmedi ki


Not: Sözcük ek aldıkça, vurgu son eke doğru kayar.

Gözlük
Gözlükçü



İçeriğe dön