AYT EDEBİYAT DERS NOTLARI-26 - TYT TÜRKÇE - AYT EDEBİYAT ( YKS ) / SONER HOCA

SONER HOCA İLE TÜRKÇE / EDEBİYAT

İçeriğe git

AYT EDEBİYAT DERS NOTLARI-26

AYT EDEBİYAT DERS NOTLARI-26

SERVETİFÜNUN EDEBİYATI SANATÇILARI-A



TEVFİK FİKRET (1867 – 1915)

*Şair, ressam, yayımcı, öğretmen

*Aşiyan adını verdiği evi yaptırarak burada yaşamıştır.

*Hüseyin Cahit’le birlikte Tanin gazetesini çıkarmıştır.

*Türk edebiyatının Batılılaşmasında en büyük pay sahiplerinden biridir.  

*Parnasizm akımından etkilenmiştir.

*Şiir alanında Servet-i Fünun sanatçılarına öncülük etmiştir.

*Nazım şekillerinden ağırlıklı olarak sone ve terza-rimayı kullanmakla birlikte, şiirlerinde hem biçim hem de içerik olarak yenilikler yapmıştır.

*Şiirde cümle yapısının beyitten ayrılarak değişik sayıda mısralara dağılması olan “anjambman”ı şiirine uygulamıştır.

*Şiirlerinde anlam, bir dizede değil sonraki dizede veya dizelerde tamamlanmış, şiirin bütünlüğüne önem verilmiştir.

*Müstezadı, serbest müstezat yapan; şiiri düzyazıya yaklaştıran; beyitin egemenliğine son veren Fikret’tir.

*Sadece Şermin (çocuklar için yazılmış) adlı eserinde hece ölçüsünü kullanmıştır.  

*Aruz ölçüsünü Türkçeye başarıyla uygulayan üç büyük sanatçıdan biridir (Diğer şairler: Yahya Kemal, Mehmet Akif)

*Biçim kusursuzluğuna önem vermiştir.

*Ona göre her şey şiirin konusu olabilir.

*Nefret içerikli şiirleri vardır.

*Fen, bilim, teknik onun kalemiyle şiirimize girmiştir.

*Türk edebiyatında ilk defa İstanbul'u eleştiren şair olmuştur.(Sis şiiri)

*Şiir dili ağır ve sanatlıdır.

*Şiirde ses güzelliğine önem vermiştir.

*Şiirlerinde ses ve resmi birleştirmiş, gözleme dayalı tablo gibi şiirler yazmıştır.

* “Tabiat, aile sevgisi” temalarını sıklıkla işlemiştir.

*Tevfik Fikret’in manzum hikâye türünde şiirleri de vardır: Hasta Çocuk, Balıkçılar, Nesrin, Ramazan Sadakası…

*Manzum hikâyelerinde dil daha sadedir.

*Servet-i Funun'dan sonra herhangi bir topluluğa katılmamış, bazı sosyal şiirler yazmıştır.

*Son döneminde sosyal konulara yönelmiştir.

*Şiirde noktalama işaretleri ilk defa Tevfik Fikret tarafından kullanılmıştır.

*Ferdiyetçilikten toplumculuğa kayan sanat anlayışı şu şekilde gelişmiştir:

Rübâb-ı Şikeste > "sanat için sanat" (ferdi konulu eserler)
Halûk'un Defteri > “geçiş süreci”   
Rübâbın Cevabı > "toplum için sanat" (hürriyet-medeniyet temalı eserler) (1901’den sonra)

>>>ESERLERİ:  

Şiir: Rübâb-ı Şikeste (Kırık Saz), Târîh-i Kadîm, Halûk’un Defteri, Rübâb’ın Cevabı, Şermin (Çocuklar için)

Bazı önemli şiirleri: Sis, Millet Şarkısı, Doksan Beş'e Doğru, Han-ı Yağma, Haluk'un Çocukluğu, Bir İçim Su, Sabah Olursa

Manzum Hikâye Şeklinde: Hasta Çocuk, Balıkçılar, Nesrin, Ramazan Sadakası, Verin Zavallılara

Sonradan basılan eserleri:
Tevfik Fikret’in Bütün Şiirleri, Son Şiirler, Dil ve Edebiyat Yazıları (makale)

-----------------------------------------


CENAP ŞAHABETTİN  (1871 – 1934)

*Şair, yazar, askeri doktor, öğretmen

*Asıl önemli yanı şairliğidir.

*Tevfik Fikret ve Halit Ziya Uşaklıgil’le birlikte Servet-i Fünun edebiyatının üç önemli isminden biridir.

*Gelenekçi şairlerin en çok saldırdığı yenilikçi şâirdir.

*Türk şiirinde Abdülhak Hâmid’in ardından en büyük yenilikleri yapanlar arasındadır.

*Edebiyat-ı Cedide’nin en aşırı örneklerini verdi.

*Gençlik yıllarında Muallim Naci, Nâmık Kemal gibi şairlerin etkisiyle divan edebiyatı tarzı şiirle uğraşmıştır.

*İlk şiiri bir gazeldi ve daha öğrenciyken Saadet gazetesinde yayımlandı.

* "Sanat sanat içindir" anlayışını benimsemiştir.

*Sembolizm ve parnasizm akımları etkisiyle şiirler yazmıştır.

*Sembolizmin edebiyatımızdaki ilk başarılı temsilcisi olarak değerlendirilebilir.

*Hece yerine daima aruzu tercih etmiştir.

* “Parmak hesabı” diyerek hece veznini küçümsemiştir.

*Bir şiirde, birden fazla aruz kalıbı kullanmıştır.

*Daha çok serbest müstezad biçiminde şiirleri vardır.  

*Sone ve terzarima tarzı şiirler de yazmıştır.

*Şiirlerinde, üslûba, ahenge ve müzikaliteye önem vermiştir.  

*Resim ve musiki kültürü olan Cenap Şahabettin, şiirini bu sanatlarla beraber yürütmüştür.  

*Şiire "nesir musikisi" demiştir.  

*Şiirlerinde tasvir ön plandadır.  

*Şiirleri; tabiat ve ev içi tasvirleri, alegorik ve sembolik imajlarla yoğunlaşmıştır.

*Görsel anlatım tekniklerini şiire sokmuştur.  

* “Tablo şiir”ler yazmıştır. Ona göre şiir, sözcüklerle yapılmış bir resimdir.

*Şiirlerinde iç dünyayla dış dünyayı birleştirip bir kompozisyon halinde sunar.

* “Şiirde güzellikten başka bir şey arayamam” sözü meşhurdur.

*Şiirlerinde ağırlıklı olarak tabiat, kadın ve aşk temalarını işlemiştir.  

*Tabiatı panteist bir duygu ile bir bütün olarak algılamıştır.  

*Şair, ‘fikir ağırlıklı’ şiirlerinde sosyal konuları ele almamış, insanın kaderi ve kâinat içindeki yeri üzerinde durmuştur.

*Daha önce Türk edebiyatında kullanılmamış yeni ve Avrupa şiirine has formları Türk şiirinde ilk defa kullandı.

*Dili ağırdır.

*Yeni kavramlar, semboller, isim ve sıfat tamlamaları kullanmıştır.

*Hiç duyulmamış mecaz, imge, teşbih ve istiarelere sıkça yer verir.

*Şiirlerinde kullandığı "Sâât-i semenfâm", "çeng-i müzehhep", "nay-i zümürrüt" gibi deyimler, imgeler döneminin sanat dünyasında önemli tartışmalara yol açmıştır.

*Sanat hayatı boyunca hiçbir siyasi şiir kaleme almamıştır.     

*Nesirlerinde Raik Vecdi, Ahmet Peyman ve Dahhak-ı Mazlum, Hakkı Talip takma adlarını kullanmıştır.

*Dil olarak Osmanlıcayı savunmuştur ama Latin alfabesinin kabulünden yanadır.  

*Nesirdeki en büyük korkusu tekdüzeliktir. (İttırat)

*Nesirlerinde dil, şiirlerine göre sadedir.

*Halk arasında birçok dizesi atasözü gibi kullanılmaktadır.

*Cenap Şahabettin'in şiiri şu evrelerden oluşur:
-Muallim Naci Etkisindeki Evre (İlk şiirler)
-Abdülhak Hamit Tarhan ve Recaizade Etkisindeki Evre (Yeni şiirlere yöneliş dönemi)
-Paris Yılları (Fransız şiirinin sanat algısını benimsediği dönem)
-Servet-i Fünûn dönemi
-1908 sonrası dönem


>>>ESERLERİ:  

Şiir: Tâmât, Evrak-ı Leyal (basılmamış), Seçme Şiirleri (ölümünden sonra), Bütün Şiirleri (ölümünden sonra),  

Bazı Önemli Şiirleri: Elhan-ı Şita, Yakazat-ı Leyliyye, Temâşâ-yı Leyâl, Temâşâ-yı Hazân, Terâne-i Mehtap

Tiyatro: Yalan, Körebe, Küçük Beyler, Merdud Aile

Gezi yazısı: Hac Yolunda, Afak-ı Irak, Avrupa Mektupları, Suriye Mektupları

Makale: Evrak-ı Eyyam, Nesr-i Harp, Nesr-i Sulh

Özdeyişler: Tiryaki Sözler

İnceleme: William Shakespeare (monografi), Kadı Burhanettin

Not: Cenap’ın ömrünün sonlarına doğru hazırlamakta olduğu fakat tamamlayamadığı bir Fransızca-Türkçe sözlük çalışması da vardır.

-----------------------------------------


HALİT ZİYA UŞAKLIGİL: (1866 – 1945)

*Yazar, gazeteci, öğretmen, kâtip

*Edebiyat yaşamına çeviriler ve şiirle başlamıştır.

*Değişik türlerde eser vermesine rağmen roman ve hikâyeciliği ile ön plana çıkmıştır.

*Fransız realist ve natüralist yazarlardan etkilenmiştir.

*Servetifünun edebiyatının en kültürlü yazarlarındandır.  

*Almanca, Fransızca, İngilizce, İtalyanca, Farsça ve Arapça öğrenmiştir.

*Eserlerinde realizm, natüralizm ve sembolizm akımlarının etkisi görülür.

*Gözlemci gerçekçiliği başarılı bir şekilde uygulamıştır.

*Dili süslü, sanatlı ve ağırdır. Ancak yine de dili başarıyla kullanır.  

*Konuşulan dilden çok ayrı, süslü ve yapay bir sanat dili oluşturmuştur.  

*Cumhuriyet’ten sonra dilini sadeleştirmiştir.

*Eserlerinde gözleme dayalı geniş betimlemelere ve psikolojik çözümlemelere yer vermiştir.

*Ruh tahlillerine önem verir.  

*Kahramanlarını çok çeşitli sosyal çevrelerden ve mesleklerden seçmiştir.

*Fransız realist romancılarında görülen başarılı insan-çevre kompozisyonunu eserlerinde yansıtmaya çalışmıştır.

*Kahramanları yaşadıkları çevreye uygun olarak anlatır.  

*Eserleriyle Servetifünun’un nesir anlayışını da belirleyen sanatçı, daha çok bireysel konuları işlemiştir.

*Sürekli yakınma, karamsarlık, hayal kırıklığı, mutluluğu arayıp bulamama ve aşk romanlarının başlıca konularıdır.

*Romanları teknik açıdan güçlüdür, kusursuzdur.

*Modern anlamda Türk romanının kurucusudur.  

*Türk romanının gerçek anlamda batılı bir kimlik kazanmasında önemli katkısı olmuştur.

*Batılı anlamda ilk roman “Mai ve Siyah” ile ilk büyük Türk romanı olarak kabul görmüş “Aşk-ı Memnu”nun yazarıdır.

*"Mai ve Siyah" romanındaki Ahmet Cemil karakteri Servet-i Fünun sanatçısını temsil eder.

*Hikâye türünün de Türk edebiyatındaki ilk gerçek temsilcisi olarak kabul edilir.

*İlk modern hikâyecimizdir.

*Hikâyelerine Maupassant tarzı hâkimdir.

*Hikâyeleri, romanlarına oranla daha doğal ve yerlidir.

*Hikâyelerinin dili, romanlarına göre sadedir.

*Romanlarında seçkinler, hikâyelerinde halk yer alır.

*Romanlarında yalnız İstanbul'u anlatan sanatçı, hikâyelerinde Anadolu ve köy hayatına, kasabalardaki yaşayışa yer vererek İstanbul dışına çıkmıştır.

*Alışılmıştan farklı bir cümle düzeni vardır.  

*Anlatımı tekdüzelikten kurtarmak için devrik cümle ve eksiltili cümle kullanmış; bazı sıfatları isimlerin sonuna getirmiş; cümlenin sonunda değişik zamanlı fiiller kullanmıştır.

*Nesir niteliğinde şiirler yazmış, bu ürünlerine “mensur şiir” adını vermiştir.

*Türk edebiyatında ilk mensur şiir örneklerini vermiştir.

*Roman ve hikâyeleri dışındaki en önemli eserleri anılarıdır.  

*Türk edebiyatında anı türünde en çok eser vermiş yazarlardandır.

*Atatürk'ün eşi Latife Uşşaki'nin amcasıdır.

>>>ESERLERİ:  

Roman: Sefile, Nemide, Bir Ölünün Defteri, Ferdi ve Şürekâsı, Mai ve Siyah, Kırık Hayatlar, Aşk-ı Memnu, Nesl-i Ahir

Öykü: Küçük Fıkralar (3 Cilt), Bir Yazın Tarihi, Solgun Demet, Ferhunde Kalfa, Sepette Bulunmuş, Bir Hikâye-i Sevda, Hepsinden Acı, Onu Beklerken, Aşka Dair, İhtiyar Dost, Kadın Pençesi, İzmir Hikâyeleri, Bir Şi’r-i Hayal, Heyhat, Kar Yağarken

Uzun Hikâye: Bir İzdivacın Tarih-i Muâşakası, Bir Muhtıranın Son Yaprakları, Bu muydu?

Anı: Kırk Yıl (5 cilt), Saray ve Ötesi (3 cilt), Bir Acı Hikâye

İnceleme-Araştırma: Fransız Edebiyatının Numune ve Tarihi, Hikâye ve Temaşa, Yunan Edebiyatı, Latin Edebiyatı, Alman Tarihi Edebiyatı, Fransız Tarihi Edebiyatı, Sanata Dair (makale)  

Tiyatro: Füruzan, Fare, Kâbus

İnceleme: Hikâye, Belagat Kitabı

Mensur şiir: Mensur Şiirler, Mezardan Sesler  

Düzyazı: Kenarda Kalmış, Sanata Dair (Makale)

Tercüme: Esrâr-ı Serendib, Nâkil

İlmî eserleri: Haml ve Vaz‘-ı Haml, Hesap Oyunları, Simyâ-i Kimyâ, Mebhasü’l-Kıhf, Kanun ve Fenn-i Velâde, İlm-i Sîmâ, Birkaç Yaprak, Bukalemun-ı Kimya

Gezi Yazıları: Almanya Mektupları

-----------------------------------------


MEHMET RAUF: (1875-1931)

*Yazar, asker, gazeteci

*Roman ve hikâyeleri ile öne çıkmıştır.

*Küçük hikâyeler, mensur şiirler ve makaleler yazarak yazı hayatına başlamıştır.

*Mehmet Rauf’un edebî kişiliği Halit Ziya’nın etkisi altında gelişir.

*Halit Ziya’dan daha sade bir dil kullanmıştır.

*Eserlerinde basit dil hataları görülür.

*Fransa’da psikolojik roman alanında öncü olan Paul Bourget’in de etkisi vardır.

*Servetifünun romanının önemli isimlerindendir.

*Eserlerinde hüzün ve karamsarlık ön plandadır.

*Mehmet Rauf, ferdin iç dünyasını esas alan konuları, romantik duyguları, hayalleri ve romantik aşkları işler.

*Çevre betimlemelerine pek önem vermemiştir.

*Eserlerinde sosyal unsurlar, basit çevre tasvirleri olarak kalmıştır.

*Sanatçı, kahramanların iç dünyasına yönelir ve burada psikolojik tahlillerde bulunur.

*Kahramanların iç konuşmalarına eserlerinde ilk kez Mehmet Rauf yer vermiştir.

*Edebiyatımızdaki ilk psikolojik roman olan “Eylül”ü yazmıştır.

*Roman ve öykülerinde kendi hayatından kesitler vardır.  

*Realizm ve natüralizmden etkilense de aşk, sevgi konularını işlediği için eserlerinde romantizmin de etkisi vardır.

*Döneminin sosyal ve siyasi gelişmelerinden uzak durmuştur.

*Sadece Halas’ta vatanseverlik konusunu işlemiştir.

>>>ESERLERİ:  

Roman: Eylül, Ferdâ-yı Garâm, Genç Kız Kalbi, Karanfil ve Yasemin, Böğürtlen, Define, Son Yıldız, Cerîha (Yara), Kan Damlası, Halâs, Bir Zambak Hikâyesi, Menekşe, Harabeler, Kâbus, Denaet yahut Gaskonya Korsanları (yayımlanmamış), Sefillerin Cinayatı (yayımlanmamış)

Uzun Hikâye: Garam-ı Şebab, Serab

Hikâye: İhtizâr, Âşıkane, Son Emel, Hanımlar Arasında, Bir Aşkın Tarihi, Üç Hikâye, İlk Temas İlk Zevk, Aşk Kadını, Eski Aşk Geceleri, Kadın İsterse, Pervaneler Gibi, Gözlerin Aşkı, Safo ile Karmen

Mensur Şiir: Siyah İnciler

Oyun: Ferdi ve Şürekâsı (romandan uyarlama), Pençe, Cidal, Sansar (İki Kuvvet), Yağmurdan Doluya, Diken, Kargacık Burgacık, Kamçı, Amca Bey, Ceriha (Yara), Gençlik, Pembe Köşk, Leyla, İnhiraf, Erkek, Evlât Acısı, Komşu Kocası

-----------------------------------------


HÜSEYİN CAHİT YALÇIN: (1875-1957)

*Yazar, milletvekili, siyaset adamı, öğretmen, gazeteci, çevirmen, eleştirmen

*Koyu alafrangacılığın ve “salon edebiyatı”nın temsilcilerindendir.  

*Edebiyat hayatına hikâye, roman ve mensur şiir yazarak başlayan Hüseyin Cahit, daha sonra gazetecilik, eleştiri ve çeviri alanlarında eserler vermiştir.  

*Cinayet romanları çevirmiştir.

*“Tanin” ve daha sonra “Renin” gazetesini çıkarmıştır.

*Daha çok eleştiri yazılarıyla tanınmıştır.

*Eski edebiyat taraftarlarına verdiği cesur cevaplarla Servetifünun Edebiyatının bir nevi sözcüsü durumuna gelmiştir.  

*Edebiyat-ı Cedidecileri Dekadanlıkla suçlayan Ahmet Mithat Efendi’yle de çok sert tartışmalara girmiştir.

*Eski edebiyata karşı yeniliği ve yeni edebiyatı savunan yazılar yazmıştır.

*Edebiyat-ı Cedide Kütüphanesi’nin kurulmasını sağlamıştır.  

*Fransızcadan çevirdiği ve Fransız İhtilalı’nı konu alan “Edebiyat ve Hukuk” adlı makalesi, Servetifünun dergisinde yayımlanınca bu dergi kapanmış, topluluk dağılmış ve Servetifünun Edebiyatı sona ermiştir.

*1908’den sonra Servetifünun anlayışını bırakmıştır.

*Kullandığı dil, diğer Servetifünun sanatçılarına göre daha sade ve yapmacıksızdır.

*Eserlerinde İstanbul dışına pek çıkmamıştır.  

*Oluşturduğu tipler genelde Batıya özenen zengin ve aydın kişilerdir.  

*Edebiyat ile coğrafya arasında bir ilişki olduğuna inanır.

*“Determinist” bir bakışla; çevre ve sosyal şartların insan psikolojisini ve davranışlarını tayin ettiği görüşündedir.  

*“Sanat için sanat” anlayışını savunmuştur.  

*Realizm akımının etkisi görülür. Gerçekçi bir anlatım sergiler.

*Eserlerinde gözlemlerini yansıtmıştır.

*Hikâyeleri teknik açıdan pek başarılı değildir; ancak olayların anlatımında başarılıdır.

*Hikâyelerini natüralist bir bakışla yazdığı söylenebilir.

*Çeşitli konulardaki bilim eserlerini “Oğlumun Kütüphanesi” başlığı altında yayımlamıştır.

>>>ESERLERİ:  

Roman: Nadide, Hayal İçinde

Öykü: Hayat-ı Muhayyel, Niçin Aldatırlarmış?, Hayat-ı Hakikiye Sahneleri (hikaye, fıkra, mensur şiirler)

Eleştiri: Kavgalarım

Anı: Edebi Hatıralar, Siyasal Anılar, Malta Adası’nda, Meşrutiyet Hatıraları

Biyografi: Talat Paşa

Dilbilim: Türkçe Sarf ve Nahiv

Siyaset: Benim Görüşümle Olaylar  

Makale: Seçme Makaleler

Bazı çevirileri:
Pierre Loti’den İzlanda Balıkçıları
Leon Marillie’den Hürriyyet-i Vicdân
Tollio Murri’den Kürek Cehennemi
Emile Durkheim’den Din Hayatının İbtidaî Şekilleri  
Alfred Binet’den Ruh ve Beden  
Adolf Hitler’den Kavgam  

-----------------------------------------


AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU: (1870-1927)

*Yazar, diplomat, fikir adamı, öğretmen, şair, çevirmen

*Önceleri servetifünuncudur; sonradan milli edebiyat akımına uygun yazmıştır.

*Servet-i Fünun hikâyecilerindendir.

*Hikâyeleri Maupassant tarzına (olay hikâyeciliği) uygundur.

*İlk hikâyelerini oldukça ağır bir dille kaleme almıştır.

*Türkçülük ve Yeni Lisan akımını benimsedikten sonra milli konularda, sade bir dille hikâyeler yazmıştır.

*Üsluba önem vermiştir.

*Aşırıya kaçan alafrangalılaşmadan, züppelikten, dejenere olmaktan nefret etmiştir.

*Gençliğin yetişmesi için gayret sarf etmiştir.  

*Tabiatı çok sevmiş, bunu gündelik hayatına yansıtmıştır.  

*Resim, müzik, mimari, ilgi duyduğu alanlardır.  

*Batı müziğine tekniğini bilecek kadar aşinadır.  

*Yine Türk süsleme sanatlarına da çok önem vermiştir.

*Dini inançları bakımından geleneksel değerlere bağlıdır.

*Namık Kemal’in ölümü üzerine yazdığı “Namık Kemal’e Mersiye” adlı şiiri, dikkatleri çekmiştir.  

*Türk Yurdu Derneği, Türk Yurdu Mecmuası ve Türk Ocaklarının kuruluşlarında görev almıştır.

*Kültürel manada Turancı’dır.

>>>ESERLERİ:  

Roman: Gönül Hanım

Hikâye: Leylâ yâhud Bir Mecnunun İntikamı, Hâristan ve Gülistan, Çağlayanlar

Tiyatro: Falcı, Kadın Oyuncak Değildir

Şiir, Mektup ve Günlükleri: Bîgâne Durmayın Âşinânıza

İlmi: Patates

Çeviri: Parmantiye yahut Patates (Antoine A. Parmentie), Bir Riyâzînin Muâşakası yâhud Kâmil (Alexandre Dumas Fils - Roman), Tuvalet ve Letâfet-i Âzâ (Baronne de Staff)

Hâristan ve Gülistan Kitabındaki Hikâyeler:
Muamma-yi Dil, Yeşil Yuva, Bir Menekşe'nin Sergüzeşti, Çiçeklerdi, Renkler, Nakıye Hala, Hüsn-ü Aşk, İstiyorum ki, Nekarat, Saçlar, İki Mektup, Yeğenim, Zevk-ı Hayâl, Ninni, Haristan ve Gülistan, Ramazan İçinde Bayram, Lâne-İ Münkesir, Leylâklar Açarken, İlk Görücü, Ah şu Erkekler, Tevcih-i Vecih, Bir Damla Kan

Çağlayanlar Kitabındaki Hikâyeler:
Türkeli Zeybeklerine, Alparslan Masalı, Yarayı Kanatan, Pâdişâhım Alınız Menekşelerimi, Altın Ordu, Üzümcü, Sümbül Kokusu, Turhan Nasıl Çıldırdı, Ayşe Kız'la Vato, Yatağan, Rahat Döşeği, Mâviş, Bahar, Bayram, Gözyaşı Çeşmesi, Mâtemin Kuvveti, İnci, Yakarış

-----------------------------------------


SÜLEYMAN NAZİF: (1870-1927)

*Yazar, devlet adamı, şair, gazeteci

*Doğu ve Batı edebiyatlarına hâkimdir.

*Hem şiir hem de nesir alanında Namık Kemal ekolünün en önemli temsilcisidir.

*İlk dönem şiirleri Namık Kemal'in etkisiyle, toplumsal içerikli ve özgürlükçüdür.

*Vatan, millet, hürriyet konularını işlemiştir.

*Daha sonra Servet-i Fünunculara katılır.

*Servetifünun’a bağlı olduğu zamanlar “sanat sanat içindir” görüşüne uyarak yazdığı şiirlerinde, hüzünlü duygular ve hayallerini, bireysel konuları işlemiştir.

*Süslü bir dil kullanarak “Osmanlıca ve aruzun şiir sanatını zenginleştirdiği” fikrini savunmuştur.

*Yazıları, Osmanlı saltanatının son devir tarihinde bir aşama olarak görülür.

*Genelde aruzla yazmıştır. (Cenk Türküsü şiiri heceyle)

*1908’den sonra ise “toplum için sanat” anlayışını benimsemiş ve toplumsal konular işlemiştir.

*İtilaf Devletleri tarafından İstanbul’un işgal edilmesi üzerine “Kara Bir Gün” adlı yazısının yayımlanmasından dolayı Malta’ya sürülmüştür.

*Malta’da sürgündeyken yazdığı “vatan” konulu şiirleriyle ünlenmiştir.

*Nesrinde fikir ve bilgi kuvvetini görmek mümkündür.  

*Fikirlerinin kökleri daima hisleri ve heyecanlarıdır.  

*Yazılarında, birbirine zıt fikirlere rastlanır.

*Devletin ve milletin uğradığı büyük felaketlere ve haksızlıklara isyan eden, vatan ve millet sevgisiyle yüklü eserler ortaya koymuştur.

*Edebî karakteri kadar hazırcevaplığı ve nükteleri ile de üne kavuşmuştur.

*Yüksek heyecan ve hitabet özelliği gösteren risâle ve makaleleri ile edebiyatımızın gür sesli kalemlerindendir.

*Onun için, Ahmet Haşim “Son Şarklı”, Yakup Kadri “Son Osmanlı” ifadelerini kullanmıştır.

>>>ESERLERİ:  

Şiir-Nesir: Gizli Figanlar, Firak’ı Irak, Malta Geceleri
    
Düzyazı: Batarya ile Ateş, Tarihin Yılan Hikâyesi, Çal Çoban Çal, İki İttifakın Tarihçesi, Malum-ı İlam, Âsitâne-i Târîhte: Galiçya, Hz. İsa’ya Açık Mektup, Lutfi Fikri Bey’e Cevap, Çalınmış Ülke, İmana Tasallut-Şapka Meselesi

İnceleme - Biyografi: Nâsırüddin Şah ve Bâbîler, Namık Kemal, Mehmet Akif, Fuzuli, İki Dost, Boş Herif (Hiciv tarzında), Kâfir Hakikat

Mektup: Elcezire Mektupları, Bahriyelilere Mektup

Tarih: İki İttifakın Tarihçesi, Yıkılan Müessese, Âbide-i Şühedâ

Hitabe: Hitâbe (Pierre Loti Hitabesi), Süleyman Paşa

Tercüme: Victor Hugo’nun Bir Mektubu, Lübnan Kasrının Sahibesi (P. Benoit’dan)

Derleme: Külliyyât-ı Ziyâ Paşa

Bazı Yazıları: Kara Bir Gün, Kara Kemâle Mektup, İstanbul Eğleniyor!  

-----------------------------------------


AHMET ŞUAYİP: (1876-1910)

*Yazar, tenkitçi (eleştirmen), düşünür, hukukçu, memur, öğretmen

*İstanbul’da doğmuştur.  

*Geçirdiği hastalık sebebiyle otuz dört yaşında ölmüştür.

*Çalışkan ve ilgi sahası geniş bir fikir adamıdır.

*Polemiklere girmek yerine bilimsel eleştiri alanında çalışmıştır.

*Edebiyât-ı Cedîde topluluğunun fikrî alandaki en güçlü temsilcisidir.

*Batı düşünce ve edebiyat dünyasının tanınmış şahsiyetleri üzerine yaptığı incelemeler ilgi görmüştür.  

*Edebî eserlerin incelenmesinde sağlam bir kültür gerektiği; ilmî metotlar, sosyoloji ve psikolojiden yararlanılması gerektiği üzerinde durur.

*Batılı tenkit anlayışını Türkiye’ye getirmeye çalışmıştır.  

*Daha çok, 19. yüzyıl romantik tenkidini benimsemiştir.

*Edebiyât-ı Cedîde şair ve yazarlarının anlayışlarını, gerçeklikten uzaklaşma olarak görüp tenkit etmiştir.

*Bir yandan da Servet-i Fünun’a yapılan eleştirilere cevaplar vermiştir.

*Yazınımızda ilk defa pozitivizmi kapsamlı bir şekilde incelemiştir.

*Ona göre felsefe, düşünme ve tertip etmektir.

*Ona göre sosyoloji en önemli bilimdir.

*Sosyal bilimler alanında çalışan eleştirmenlerimizin başında gelir.

*Edebiyat, sosyoloji, iktisat, hukuk, tarih vb. alanlarında Batılı ölçütlerde ufuk açıcı yazılar yazmıştır.

*Yazıları, dil ve anlatım bakımından aşırı âlimâne ve çetrefilli bulunur.

>>>ESERLERİ:

Eleştiri-İnceleme: Esmar-ı Matbuat (Basın Meyveleri), Hayat ve Kitaplar, Hukuk-ı Umumiye-i Düvel (Devletler Genel Hukuku), Ulum-i İktisadiye ve İçtimaiye Mecmuası (Ekonomi ve sosyoloji dergisi)

Ders Kitabı: Hukuk-ı İdare

-----------------------------------------


HÜSEYİN SUAT YALÇIN: (1867-1942)

*Şair, yazar, doktor

*Hüseyin Cahit Yalçın'ın ağabeyidir.  

*Kurtuluş Savaşı yıllarında Anadolu'ya geçerek Millî Mücadele'ye katılır.

*1921’de Yunus Nadi ile birlikte Kalem dergisini çıkarmıştır.  

*Başlangıçta Nedim, Fuzulî, Nabi gibi şairlerin etkisinde divan şiiri tarzında gazeller yazmıştır.

*Eski tarzda yazdığı şiirlerini ilk defa Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yayımlar.

*Batı şiiriyle Paris’te tanışmıştır.

*Servet-i Fünûn edebiyatına şiir, fıkra, oyun, mizah yazıları ve çevirileriyle katkı yapmıştır.

*Lirik şiirleriyle tanınmıştır.  

*Edebiyat-ı Cedide yıllarında genellikle aşk, tabiat ve ölüm gibi bireysel temaları işlemiştir.

* “Melâl şairi” olarak tanınır.

*Şekil ve dil olarak kuşağının anlayışına uygun hareket etmiş; ağır, süslü bir dil kullanmıştır.

*İkinci Meşrûtiyet’in ilanını izleyen yıllarda, toplumsal ve tarihsel olayları konu alan eserler vermeye başlar.

*Şiirde lirizmden, hiciv ve mizaha yönelir.  

*"Gâve-i Zâlim", “Dehhak-i Zalim”, “Gâve-i Mazlum” takma adlarıyla sosyal ve siyasal hicivler yazar.

*1908 sonrasında daha sade bir dil kullandığı ve az da olsa hece vezniyle şiirler yazdığı görülür.

*Dram ve komedi, mensur ve manzum piyesleri, zamanlarına göre oldukça kuvvetli bir tekniğe sahiptir.  

*Bu eserlerin bazılarını, o zamanki adı Darül-bedâyi olan “Şehir Tiyatrosu’nda” oynatmıştır.  

*Genel anlamda nükteli, esprili bir dil yapısı vardır.

*Kurtuluş Savaşı ve sonrası yıllarda ulusal konulara da yer vermiştir.

>>>ESERLERİ:

Şiir: Lane-i Melal (Melal Yuvası), Gave Destanı (Mizahi Şiirler),  
Hüseyin Suat Yalçın ve Şiirleri (Efzayiş Suat tarafından hazırlanmıştır).

Tiyatro: Kirli Çamaşırlar, Çürük Temel, Çifteli Mikroplar, Kayseri Gülleri, Ahirette Bir Gün (manzum oyun), Teyyare, Şehbâl yahut İstibdâdın Son Perdesi, Hülle, Devâ-yı Aşk, Yamalar, Harman Sonu, Küçük Kedi, Kundak Takımları, Sanat Vesikaları, Küçük Beyler, Çantada Keklik, Ballı Baba

-----------------------------------------


CELÂL SAHİR EROZAN: (1883-1935)

*Şair, yazar, milletvekili, kâtip, öğretmen, yayımcı

*Fecr-i Ati ve Milli Edebiyat dönemi topluluklarında da yer almıştır.

*Yeni Türk alfabesinin tesbiti için kurulan heyette yer almıştır.

*Sanat hayatı; “Edebiyat-ı Cedide Dönemi”, “Fecr-i Âtî Şiirleri”, “Türkçülük Dönemi” ve “Cumhuriyet Sonrası” olmak üzere dört devreye ayrılabilir.

*Şiir ve nesir yazılarında Ahmed Celâl, Hikmet Celâl, Velhan, Şârık gibi takma adlar kullanmıştır.

*16 yaşında grubun en genç şairi olarak Servet-i Fünûn’da şiirleri neşredilmeye başlar.

*Servet-i Fünun dergisi kapandıktan sonra hece ölçüsüyle şiirler yayımlamış ve dilde sadeleşmeyi savunmaya başlamıştır.

*“Yeni lisan” hareketine katılmıştır.  

*Milli Edebiyat akımına geçtikten sonra, toplum sorunlarıyla daha çok ilgilendi.

*Türkçü ve vatanperver derneklere girdi.

*Şiirde her yeniliği benimsedi.  

*En sonunda vezinsiz şiir akımına katılacak kadar yenilikçiydi.

*Aşk ve Kadın şairi olarak tanınır.

*Tabiat şiirlerinde, akşam ve gece manzaraları dikkati çeker.

*Bazı millî temaları işlediği şiirler de vardır.

*Cumhuriyet edebiyatı etkisiyle yazdığı dönemde, eserlerini “Kemalist” felsefeyle yazmıştır.

>>> ESERLERİ:  

Şiir: Beyaz Gölgeler, Buhran, Siyah Kitap, İstanbul İçin Mebus Namzedlerim, Kardeş Sesi  

Antoloji: Kırâat-i Edebiyye (F. Köprülü ile), Müntehab Çocuk Şiirleri (Mehmed Âsım Us ile),  
1. - 9. Kitap (9 kitaplık seri)

Tercüme Tiyatro: Simon, Ceza

Sözlük: Resimli Ay İmlâ Lugatı

AYT EDEBİYAT DERS NOTLARI:
İçeriğe dön